Eğitimde Eşitlik Kavramı Neden Önemlidir?
Eğitim / Nisan 19, 2017

Eğitim: Plan ve program dâhilinde yapılan, eğitilecek bireyin de içerisinde bulunduğu bir süreçtir. Bu süreçte istendik davranışlar kazandırmak amaçlanır. Eğitimde istendik davranışlar, toplumun beklentilerine ve değerlerine uygun, bireye kendisini geliştirmesini sağlayan davranışlardır. Eğitim, bu amacıyla hem birey hem de toplum için önemlidir. Eğitim sürecinde verimi ve sürekliliği sağlamak için birtakım ilkeler bulunur. Eşitlik, bu ilkelerden biridir. Eşitlik: İnsanlar arasında siyasal ve toplumsal haklar yönünden ayrım bulunmaması durumudur. Toplumsal haklarımızdan biri olan eğitim için eşitlik kavramı önemlidir. Bireylerin imkansızlıkları, hayat şartlarının ağırlığı eğitimlerini olumsuz etkilememelidir. Bir eğitim kurumunda herkesin eşit görünmesi ve eşit şartlara sahip olması, onların kendilerini geliştirip yeni fikirler üretebilmesi için önemlidir. Fakat eşitlikten kastımız herkesin aynı olması değil, aynı haklara, fırsatlara sahip olmasıdır. Herkesin aynı olduğu bir eğitim sürecine tasarım, eğitim kurumlarına da fabrika dememiz gerekirdi. Bireylerin farklılıkları zenginlikleridir. Burada önemli olan farklılıklarının eğitimlerini engellememesidir. Eğitimde amaçlanan eşitlik, fırsat ve imkan eşitliğidir. Eğitimde Fırsat ve İmkân Eşitliği: Eğitilen bireylerin aynı haklara ve benzer imkânlara sahip olmasıdır. Hiçbir bireyin dili, dini, ırkı, cinsiyeti eğitiminin önünde engel olmamalıdır. Peki eğitimde eşitlik kavramı neden önemlidir? Çünkü imkanı olan insanları eğitmek değil, her bireyi eğitmek amaçlanmalıdır. Eğitilen bireylerin her biri farklı hayat şartlarına, maddi imkanlara sahiptir. Ancak bu farklılıklarının eğitim haklarını etkilemesi…

Alışveriş Yapmak İstediğiniz Mağazaları Neye Gore Seçersiniz
Alışveriş / Nisan 13, 2017

Alışveriş yapmak istediğiniz mağazaları neye göre seçersiniz sorusuna en güzel yanıt herkesin bütçesine göre olmalıdır. Kişinin emeği karşılığı aldığı ücretin geçiminin sağlayacak tatminlik de olması, ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olduğu sürece kişinin alışveriş yapacağı mağazaları da seçmesine yol açar. Eğer kişinin ekonomik düzeyi istediği miktarda ise kalitesini kendi belirleyecek yerlerden alışveriş yapar. Bu bir mahalle pazarı da olabilir bir klas mağaza da olabilir. Burada en önemli kıstaslardan biri ekonomik düzey ve kalite düzeyidir. Ekonomik düzey daha detaylı incelenecek olursa, kişinin ortalama geliri asgari ücret seviyesinde ise muhtemelen mahalle pazarını kullanması aşinadır. Çünkü getirisi ile götürüsü hemen hemen aynı olan bir ücret hesabı içindedir. Bu kişinin çok lüks bir mağazadan ürün alması aile planlamasına uygun olmamaktadır. Ancak kişinin ortalama geliri kendisini kaliteli bir yaşam sürdürecek kadar iyi düzeyde ise muhtemelen ilk akla gelen ışıklı, içerisi renkli ve müzik çalan alışveriş merkezlerinin kullanması aşina olacaktır. Çünkü kişi hem zaman açısından toplu bir ortamda tüm alışverişini yapıp çıkmak isteyecektir hem de alacağı ürünün fiyatı kişinin bütçesini sarsmayacak miktardadır. Diğer bir kıstas da kalite düzeyidir. Kaliteli ürün, halk arasında kendini gösteren ürün diye bilinmektedir. ”Ucuz mal alacak kadar zengin değilim” ya da ”Ucuz etin yahnisi pek olur” diye halk arasında kullanılan cümleler kalite için kullanılan…

Endüstri Devriminin Ülkemize Yansımaları?
Endüstri / Nisan 4, 2017

ve 19. yüzyıllarda buhar makinesinin icadı ile başlayan ve buharla çalışan makinelerin üretime katkı sağlayarak makineleşme yolunda büyük devrimler gerçekleşen Endüstri devrimi, başta İngiltere olmak üzere ilk önce Avrupa’da daha sonra da dünyada hızla yayılmıştır. Buhar makinesinin ardından diğer makine ve sistemlerin icadı, sürekli yeni sistemlerin gelişimine ve icadına yol açmış ve bu sayede üretimden savaş alanına kadar bir çok sektör hızlı bir şekilde büyümüştür. Sanayi devriminden sonra küçük atölyeler yerini büyük fabrikalara bırakmış, şehirleşme de sanayi devriminden sonra ortaya çıkmıştır. Sanayi devrimi bütün dünyayı olumlu bir şekilde etkilemiştir. Peki endüstri devriminin ülkemize yansımaları nelerdir? Endüstri devriminin başladığı yıllarda Osmanlı İmparatorluğu ağır kapitülasyonlar altında oldukça zor bir dönemdeydi. Bir çok Avrupa ülkesinin sömürüsü haline gelmiş ve kendi kaynaklarını kullanamıyordu. Geçte olsa endüstri devriminin yankıları Osmanlı topraklarına ulaştı. Ancak halk yoksul olduğu için yurttaşların tek başına girişimler ve yatırımlar yaparak sanayileşmesi mümkün değildi. Osmanlı Devleti’nin borçları, savaşları ve iç karışıklıkları da eklenince endüstri devriminden yeteri kadar yararlanamadı. Endüstri devrimi ile doğru orantılı olarak Osmanlı Devleti’nin İngiltere desteği ile açtığı ve kamu malları şunlardır: – Beykoz Tabakhanesi: 1813 yılında deri işleme ve üretimi için Osmanlı devleti tarafından kurulmuştur. – Feshane Fabrikası: 1826 yılında orduya üniforma dikmek için kurulan dokuma fabrikasıdır. – Hereke…